Şimdi yükleniyor

ARAP NATO’SU, YEŞİL KUŞAK VE BOP İLİŞKİSİ

Suriye’deki son gelişmeler, özellikle Esed rejiminin Aralık 2024’te düşmesi , İran ve Rusya’nın bölgeden çekilmesi, PKK’nın silah bırakması ve İsrail’in Şam’a kadar ilerlemesi, bölgedeki jeopolitik dengelerin yeniden şekillendiğini gösteriyor.Council on Foreign Relations

Bu gelişmeler, ABD’nin 2000’li yıllarda ortaya koyduğu Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) ve Soğuk Savaş döneminde Sovyet etkisini sınırlamak amacıyla geliştirilen Yeşil Kuşak stratejisiyle paralellikler taşıyor.

  • BOP: Demokrasi ve serbest piyasa ekonomisi gibi değerleri yaymak amacıyla Ortadoğu’da rejim değişikliklerini hedefleyen bu proje, Suriye’deki rejim değişikliği ve İran’ın etkisinin azaltılmasıyla örtüşüyor.
  • Yeşil Kuşak: İslam ülkeleri arasında bir kuşak oluşturarak Sovyet etkisini sınırlamayı amaçlayan bu strateji, günümüzde İran’ın Şii Hilali’ni kırmak ve Sünni Arap ülkeleriyle İsrail’i aynı eksende birleştirmek suretiyle yeniden canlandırılıyor gibi görünüyor.

Bu bağlamda, Arap NATO’su olarak adlandırılan yapı, ABD’nin bölgedeki müttefikleriyle birlikte İran ve Rusya’nın etkisini sınırlamak, İsrail’in güvenliğini artırmak ve bölgedeki enerji kaynaklarını kontrol etmek amacıyla oluşturduğu bir ittifak olarak değerlendirilebilir.

Esed’in düşmesi, HTŞ’nin kurşun atmadan Şam’a girmesi, Rusya’nın ve İran’ın bölgeden çekilmesi, PKK’nın neredeyse koşulsuz silah bırakması, İsrail’in Şam’a kadar gelmesi, Gazze’nin boşaltılma planı vs. bir örüntü oluşturuyor sanki. Sahi neler oluyor?

  1. Esed’in Düşmesi ya da Suriye’nin Boşaltılması

Bu senaryo, sadece bir rejim değişikliğinden ibaret değil; aynı zamanda İran’ın Akdeniz’e ulaşan “Şii Hilali”nin kırılması ve Rusya’nın bölgeden çıkarılması anlamına gelir. Bu, İsrail ve ABD merkezli eksenin uzun vadeli hedeflerinden biri.


🔵 2. HTŞ’nin Şam’a Kurşun Atmadan Girmesi

Bu durum iki şekilde yorumlanabilir:

Ya Şam artık direnmeyecek kadar yıprandı ve içeriden çökertildi.

Ya da HTŞ gibi yapılar arka kapıdan küresel güçlerle uzlaştı ve sadece vitrin değişiyor (Selefi bir yönetim görünümü altında aslında Batı’ya entegre bir yönetim).

Bu, Afganistan’daki Taliban modeline benzeyebilir ama aynı şekilde sahici olmayabilir. Görüntü, Batı’ya tehdit oluşturmayan bir “İslami düzen” kurulması şeklinde kurgulanıyor olabilir.

HTŞ Bünyesindeki Yabancı Savaşçılar (2025 Tahmini)

Milliyet/Etnik GrupTahmini Sayıİlgili Grup ve LiderlikNotlar
Uygurlar (Çin)2.500+Türkistan İslam Partisi (TİP) – Ebu Muhammed el-TurkistaniEn büyük yabancı savaşçı grubu. Üç Uygur savaşçıya tuğgeneral ve albay rütbeleri verildi.
Özbekler1.500+İmam Buhari Tugayı, Tevhid ve Cihad TugayıÖzbek ve Kırgız savaşçılardan oluşan gruplar.
Çeçenler (Kafkasyalılar)250–300Ecnadu’l Kavkaz – Müslim eş-Şişani; Ecnad’uş-Şam – Ebu Abdulmelik eş-ŞişaniKafkas kökenli savaşçılar.
Arnavutlar (K. Makedonya)100–150Cemati Alban – Abdul Samrez Yaşari (Ebu Katada el-Albani)Arnavut kökenli savaşçılar.
Tacikler100–150Bağımsız savaşçılarTacik kökenli savaşçılar.
TürklerBelirsizBağımsız savaşçılarTuğgeneralliğe atanan Ömer Muhammed Çiftçi gibi örnekler mevcut.
ÜrdünlülerBelirsizBağımsız savaşçılarTuğgeneralliğe atanan Abdurrahman Hüseyin el-Hatib gibi örnekler mevcut.
Mısırlılar200 civarıBağımsız savaşçılarEtnik olmayan temelde örgütlenmişlerdir.
Avrupalılar (Fransa, İngiltere, Almanya)Az sayıdaBağımsız savaşçılarSayıları azalmış, çoğu ülkelerine geri dönmüştür.
Toplam Tahmini Yabancı Savaşçı Sayısı5.000+Çeşitli gruplarTahmini toplam sayı.

🟢 3. Rusya ve İran’ın Bölgeden Çekilmesi

Bu çok kritik. Şayet Rusya Ukrayna’ya saplanıp kalır ve İran iç krizlere (ekonomik, politik, etnik) gömülürse:

İsrail’in güvenlik hattı genişler.

Körfez ülkeleri, doğrudan Amerikan güvencesi altına girer.

Çin’in Ortadoğu’da dolaylı etkisi (İran üzerinden) azalır.

Bu da “ABD güdümünde Arap NATO’su” (İsrail dahil) modelinin önünü açar.


🟡 4. PKK’nin Koşulsuz Silah Bırakması

PKK’nin silah bırakması ancak bir “siyasi çözüm” karşılığında olur. Bu da, Irak-Suriye ekseninde özerklik ya da doğrudan entegrasyonlu bir “Kürt kuşağı” anlamına gelir. ABD destekli “Kürt koridoru” projesi askeri değil, siyasi hamlelerle tamamlanmak isteniyor olabilir.


🟣 5. İsrail’in Şam’a Kadar Gelmesi

Bu, İsrail’in:

İran’ı Suriye’den tamamen çıkarması

Lübnan ve Hizbullah üzerindeki baskısını artırması

Golan Tepeleri üzerinden Şam’a kadar nüfuz alanı oluşturması

anlamına gelir. Bu da, İsrail için stratejik derinlik yaratır. Artık sınırda değil içeride tehditleri bastırır.


⚫ 6. Gazze’nin Boşaltılma Planı

Bu, 1948 ve 1967’den sonraki üçüncü büyük Filistin boşaltması olur. Gazzelilerin Sina’ya sürülmesi (ya da Ürdün’e) aynı anda:

İsrail’in “tek devlet” modeline geçmesini,

Batı Şeria’yla birlikte bütün Filistin’i yutmasını sağlar.

Aynı zamanda Arap kamuoyuna, “Filistin davası öldü” mesajı verilir.


Bütün Bu Parçaları Birleştirirsek:

Aşağıdaki örüntü netleşiyor:

“Yeni Ortadoğu Haritası”

Suriye parçalanıyor, Şam düşüyor.

İran içe çekiliyor.

Rusya zayıflatılıyor.

Kürt kuşağı kuruluyor ama ABD denetiminde.

İsrail sınır ötesine yayılıyor.

Filistin fiilen tarihten siliniyor.

Türkiye dahil tüm bölge ülkeleri bir “düzenleme” ile hizaya getiriliyor.


Kısacası:

Bu bir jeopolitik nötralizasyon ve yeni merkezlerin kurulması süreci. Soğuk Savaş sonrası kurulmuş dengeler yıkılıyor. Yerine daha kontrollü, daha Batı merkezli, daha parçalı bir Ortadoğu geliyor.

“Kürt kuşağı kuruluyor ama ABD denetiminde” ifadesini ardında birkaç ana başlıkta açıklayayım:


🧩 1. ABD’nin Çekilme Söylemi ile Fiilî Varlığı Arasındaki Fark

Trump döneminde ABD’nin Suriye’den çekileceği söylendi ama çekilmedi. Sadece asker sayısı “görüntüde” azaltıldı, ancak:

Haseke, Deyrizor, Rakka çevresindeki petrol bölgelerinde ABD özel kuvvetleri ve üsleri halen aktif.

Pentagon belgelerinde bu bölgelere 2023-24’te de lojistik sevkiyat ve altyapı yatırımları görüldü.

Bu bölgeler, PYD/YPG’nin kontrol ettiği alanlar.

Yani:

ABD sahada kalmak istiyor ama “çekiliyormuş gibi yaparak” siyasi sorumluluğu ve içerdeki baskıyı azaltıyor.


🧩 2. “Kürt Kuşağı”nın ABD Denetimi Altında Kurulmasının İşaretleri

ABD doğrudan “Kürt devleti kuruyorum” demez. Ama şunları yapar:

Siyasi temsilcilik ve diplomasi desteği: PYD, QSD ya da SDG gibi yapılarla ABD resmi görüşmeler yapıyor. 2020’den beri Kürtler arası birleşme görüşmeleri ABD gözetiminde Erbil’de yürütüldü.

Petrol gelirlerinin aktarılması: ABD, Deyrizor’daki petrol gelirlerinin bir kısmını SDG’ye aktararak bu yapının mali bağımsızlığını destekliyor.

Uluslararası meşruiyet arayışı: “IŞİD’e karşı savaştılar” algısıyla Kürt yapılarının Batı kamuoyunda olumlanmasını sağlıyor.

Askerî eğitim ve danışmanlık: Halen binlerce YPG’li, ABD’nin sahada desteklediği “SDG çatısı” altında eğitiliyor.

Bu unsurlar, doğrudan değil ama fiilen bir ABD güdümlü Kürt yapılanması anlamına gelir. Irak’taki KDP modeli gibi düşün.


🧩 3. HTŞ’nin ABD ile Dolaylı Ortaklığına Dair İşaretler

Bu daha girift ama bazı önemli gözlemler var:

HTŞ artık El Kaide’den resmen ayrıldığını iddia ediyor. Bu, küresel meşruiyet arayışının parçası. İsmini değiştirerek (eski El Nusra) “ılımlı muhalefet” çizgisine yaklaşmak istiyor.

İdlib’de HTŞ’nin kontrolündeki bölgelerde ABD insansız hava araçları (SİHA) çok aktif. Bu, ortak istihbarat paylaşımı olmasa bile çatışmasızlık anlamına gelir.

ABD, İdlib’de sadece El Kaide liderlerine değil, HTŞ karşıtlarına da operasyon düzenliyor.

2022-2023’te ABD’nin resmi belgelerinde HTŞ’nin bazı birimlerinin El Kaide bağlantısının “koptuğu” raporlandı.

Bu, ABD’nin HTŞ ile doğrudan ittifakı değil ama “kullanılabilir yerel aktör” olarak gördüğünü gösteriyor.


🔚 Sonuç olarak:

ABD sahada hem Kürtler aracılığıyla bölgesel denge kurmaya, hem de Sünni unsurlarla (HTŞ gibi) İran ve rejim etkisini kırmaya çalışıyor.

Çekilme söylemleri, kamuoyu yönetimi için; sahada ise fiili vesayet ve denetim devam ediyor.

Bu vesayet düzeni, ne Kürtlere gerçek bağımsızlık, ne de HTŞ’ye tam zafer getirir. Ama ABD için dengeleyici taşlardır.

Edit: Aşağıda, ABD ve Türkiye’nin son üç yıldaki askerî sevkiyatlarını özetleyen tabloyu bulabilirsiniz:


Türkiye’nin Suriye’ye Askerî Sevkiyatları (2022–2025)

YılSevkiyat TürüBölgeNotlar
2022Zırhlı araçlar, obüsler, mühimmatİdlib, Afrin, Tel AbyadTürk Silahlı Kuvvetleri (TSK), İdlib ve çevresindeki üslerine takviye amacıyla zırhlı araç ve mühimmat sevkiyatı gerçekleştirdi.
2023Zırhlı araçlar, komando birlikleriKilis, Elbeyli, İdlibTSK, Suriye sınırındaki birliklere takviye amacıyla zırhlı araçlar ve komando birlikleri sevk etti.
202475’ten fazla araçlık konvoy (tanklar, lojistik malzeme, tıbbi ekipman)İdlib, Halep’in batı kırsalıTSK, İdlib kırsalındaki üslerine büyük bir güç sevkiyatı gerçekleştirdi.
2025Tanklar, ağır silahlar, zırhlı araçlar, askerî personelKobani çevresi (Cerablus, Münbiç)Türkiye, Kobani yakınındaki Cerablus ve Münbiç’e büyük bir askerî konvoy gönderdi.

ABD’nin Suriye’ye Askerî Sevkiyatları (2022–2025)

YılSevkiyat TürüBölgeNotlar
2022Zırhlı araçlar, mühimmat, insansız hava araçlarıHaseke, DeyrizorIŞİD’e karşı operasyonlar kapsamında sevkiyatlar devam etti.
2023900 “çekirdek” asker, 1.100 rotasyonel personelKuzeydoğu SuriyeToplam 2.000 ABD askeri bölgede konuşlandırıldı.
2024Askerî araçlar, lojistik destekHaseke, DeyrizorABD’nin Suriye’deki varlığını sürdürme çabaları kapsamında sevkiyatlar devam etti.
202580 araçlık konvoy (zırhlı araçlar, ağır silahlar, mühimmat)Haseke (Harab el Cir ve Kasrak üsleri)Ocak 2025’te ABD, Suriye’nin kuzeyindeki üslerine 80 araçlık yeni sevkiyat yaptı.